Meşhur bazı şahsiyetlerin bile vücutlarında resimlere tesadüf ediliyor!
İnsanların vücutlarına resim yaptırmaları belki bir iptidailik alâmetidir. Hakikaten Afrika’nın birçok vahşi kabilelerinde vücuda muhtelif şekiller çizdirmek adettir. Fakat medeni memleketlerde de vücutları resimli insanlara tesadüf olunur.
Bilhassa gemicilerin kollarına veya göğüslerine yaptırdıkları ve “döğme” adı verilen resimler meşhurdur.
Fakat asıl döğmeler hapishanelerde uzun seneler geçirmiş mahkûmların vücutlarında görülmektedir.
Bütün dünyadan uzak ve senelerce kapalı bir yerde yaşayan mahkûmlar, sevdiklerini, özlediklerini, hayallerini, arzularını vücutlarına resmettirmek isterler. Vücutları kadın çehreleriyle, çiçeklerle, kuş ve aslan resimleriyle doludur.
Fransa’da Lyon şehrinin polis müdürlüğünde hapishanelere girip çıkan döğmeli mahkûmların fotoğrafları vardır.
Bu adamlardan bazılarının vücutları son derece dikkate şayan, bir halde türlü resimlerle doludur. Mahkûmların polis müdürlüğü tarafından hayatları ve bu döğmeler hakkındaki hatıraları da tespit olunmuştur.
HAKİKİ BİR RESİM SERGİSİ
Bunlardan birinin bütün vücudu baştan aşağı gayet güzel resimlerle süslüdür. İkincisinin göğsünde dört kadın başı, demet demet çiçekler, bir kuş ve daha birçok şekiller vardır. Üçüncüsünün de bir aslan resmi, iki kadın başı ve bazı yazılar vardır.
Dördüncüsündeki resimler sırtındadır ve daha korkunçtur: Kartal, yılan ve aslan. Bundan başka kadın ve erkek çehreleri ile daha birçok resimler.
Ş. ismini taşıyan bu mahkûm, vücuduna bu resimleri on defada yaptırmıştır. On defasında da birçok acılar çekmiş ve müthiş hastalıklar geçirmiştir.
Döğme ile vücuda resmedilen her çizgi bir daha silinmez. Hiç bir asit, hatta deriyi parçalayacak derecede kuvvetli bir asit, bu izleri gideremez.
Mahkûmlardan biri, yeni sevgilisinin kıskançlığından kurtulmak için, vücudundaki eski bir kadın resmini çıkarmak istemiş fakat kabil olamamıştır.
Onun için, mahkûmlardan bazılarının vücudunda, üzeri çapraz bir haçla çizilmiş resimlere rast gelinir: Mahkûm, vücudundan kaldırmak istediği bir resmi, ancak üzerini çizerek “iptal” etmeye muvaffak olmuştur.
ALNININ KARA YAZISI
Lyon hapishanesinde yatmış olanlar arasında bir mahkûmun gayet dikkate şayan bir macerası vardır:
Bu adam, daha çocukken alnına: “Felaket çocuğu” kelimelerini yazdırmıştı. Hakikaten, çocuğun bütün hayatı felaketten felâkete sürüklenmekle geçmişti. Büyüdü gene felâket peşini bırakmıyordu Hapishaneden hapishaneye sürüklenen adam, nihayet bir gün hür hayata kavuşuyor ve o zaman, şimdiye kadar başına gelen felâketlerin alnındaki bu “kara yazı” yüzünden olduğunu düşünüyor, onu bir uğursuzluk sayıyor.
Bunun üzerine, bir doktora müracaat ederek, alnındaki bu yazının silinmesini istiyor.
Doktor, uzun müddet tedaviden sona ve türlü ilaçlar sayesinde, zavallının alnındaki yazıları siliyor.
Adam, bunun üzerine büyük bir sevinç duyuyor ve o günü, kendisi için bir bayram sayarak, eğlence ile geçiriyor.
Fakat yazı silinmekle beraber felâket peşini bırakmamıştır. Bu eğlence içinde kendisini kaybeden adam, sarhoşluk saikasıyla, arkadaşları ile kavga ediyor ve ikisini öldürüyor. Bunun üzerine tekrar hapse ve ebedi kürek cezasın çarpılıyor.
Gene mahkûmlardan birinin hatıraları arasında tespit olunduğuna göre, ensesinde dört kişinin resmi bulunan adam, yüzünü oynattıkça, bu dört kişi, bulundukları vaziyette harekete geçmekte ve kımıldamaya başlayarak adeta canlanmakta.
Vücuttaki döğmeler arasında bulunan yazılar son derece garip bir hadise teşkil etmektedir Mesela orduda hiç cesaret gösteremeyenler göğüslerine yurtsever sözler kazıtmışlardır. Hayatında çalışarak on para kazanmadığını söyleyen ve bununla iftihar eden, yani belki dünyanın en tembel adamının göğsünde, “Çalışan yükselir!” sözlerinin yazılı olduğu görülmüştür.
İNGİLTERE KRALININ KOLUNDAKİ SALİP
Döğme, Daha az miktarda ve çok küçük şekillere münhasır olmak üzere, yüksek tabakadan kimselerde de görülür. Bilhassa İngiltere de vücutlarına her hangi bir hadisenin hatırasını bu surette kaydettirmek isteyenler çok fazladır.
Hatta ölen İngiliz kralı beşinci George’un kolunda bir, salip olduğu söylenilir. Kral, bu salibi, Kudüs’e gittiği zaman orada bir hatıra olarak yaptırmıştır.
Bundan bir iki sene evveli, ne kadar da Londra’da “Döğme Michel-anglo” su adı verilen meşhur bir adam vardı ve yüksek tabakaya mensup kimselerin vücutlarına resimler yapardı.
Bu ressamın müşterileri arasında bulunan bir avukat vücudunu baştan aşağıya kadar ve gayet muntazam tezyinat şekilleri ile kaplatmıştır;
(KURUN’un İlavesi_1936)